• nüfusu ne kadar az olursa olsun okuma yazmaya düşkün, kültür seviyesi yüksek bir il olan tunceli'de üniversite kurulması oldukça güzel. ancak üniversitelere kuruldukları ilin adının değil de, o ilin doğal, kültürel, tarihi özelliklerine vurgu yapan isimler konulması daha güzel duruyor sanki. tıpkı karaelmas, pamukkale, fırat, dicle, erciyes, uludağ üniversiteleri gibi. doğal güzellikleriyle ünlü olan, üzerlerine nice türküler yakılmış, şiirler söylenmiş munzur dağı ve munzur nehrine ithafen keşke ismi munzur üniversitesi olsaymış diyorum. yine de hayırlı uğurlu olsun.
  • ismini munzur üniversitesi olarak bekledigim*, türkiye'nin en güzel, kültür seviyesi en yüksek illerinden birinde açılmış olan üniversite.

    şu anda üniversite ödüllü bir logo yarışması düzenlemiş. yarışmaya katılmak isteyenler eserlerini elden veya kargo ile üniversiteye ulaştırabilirmiş.

    http://www.tunceli.edu.tr/
  • 4-6 ekim 2010 tarihlerinde çok önemli bir sempozyuma ev sahipliği yapacak: 1. uluslararası tunceli (dersim) sempozyumu. #18376206

    daha kuruluşunun üzerinden 2 yıl bile geçmemişken bu kadar can alıcı bir konuda hem de uluslararası çapta bir etkinlik düzenleme girişimi bile başlı başına kayda değer bir husus. tabi konunun can alıcı olması kuşkusuz belli resmi/gayriresmi sınırlılıkları da beraberinde getiriyor ve getirecektir de. örneğin daha sempozyum davetinde bile dersim isyanıyla meşhur tunceli ikilemi/tedirginliği son derece bariz; ki bunun olmasına da şaşırmamak gerekiyor. üniversitenin adı tunceli ama inceleme konusu dersim. uzlaşma yolu ise tunceli, aç parantez (dersim). bu bir nevi otorite ile otoriteye tabi olanların "geçici uzlaşması" niteliğinde. zira tunceli'nin isminin dersim olarak değiştirilmesi söz konusu olmadığı sürece söylem ile gerçeklik sürekli olarak çatışacaktır ve adı ister sempozyum ister kongre her ne olursa olsun yapılacak her türlü etkinlik inandırıcı olmaktan uzak olacaktır.

    bütün bu eleştirilere rağmen, düzenlenecek bu sempozyumla dersim'in tarihinin, ekonomisinin, siyasal ve toplumsal yapısının (en suya sabuna dokunmadan yollarla olsa bile -ki umarız böyle olmaz) ele alınacak olması, türkiye cumhuriyeti'nin geçmişindeki en karanlık sayfasının bir nebze de olsa gündeme getirilmesine fırsat tanıyacaktır. itfaiye aracının bile bölücü olarak algılanabildiği bir ülkede* bunun önemini asla yadsımamak gerekir.
  • bünyesinde alevi araştırmaları enstitüsü bulunan üniversite.
  • ilk bahar şenliğinde olaylar çıkmış, silahlar patlamış, yaralılar falan var.
    güyya şenlik yapacaklar.
    sizin yapacağınız şenliğe tüküreyim, sizin gibi insanların içine tüküreyim.
    sürekli bir kavga, gürültü, saldırı içinde yaşayan insanlar.
    bir sakin olup adam olmayı beceremediler.

    (bkz: bu kürtlerden bir halt olmaz)
  • rektörün protesto edilmesine isyan eden bir öğretim üyesinin öğrenciler tarafından yaka paça dövülüp meydan dayağı çekildiği üniversite. hoca'ya dayak geyiğiyle kanal d ana haberde uzun uzun yer buldu. adamı resmen evire çevire dövmüşler. görüntüler oldukça net ve uzundu kaç öğrenci meydan dayağı sonucunda okuldan atılacak merak ediyorum. a pardon yoksa bu da mı bir açılım? *

    (bkz: hoca açılımı)
  • kimya bölümünde c4 yapımı seçmeli ders olacakmış.
  • bazı kendini bilmezlerin saçma sapan esprilerle bok attığı üniversitedir. yok efendim "dünyada ilk 500 üniversite arasına girecekler", yok efendim "keskin nişancılık ve pusu isimli yeni fakültesine kavuşmuş üniversite", yok efendim "kimya bölümünde c4 yapımı seçmeli ders olacakmış"... gül gül öldük amına koyim evde. n'olmuş yani zazaca ve kürtçe eğitim verecekse? sen ingilizce eğitim alınca "veri gut", sen almanca eğitim alınca "zer şön", o kürtçe eğitim alınca "terörist", "tu kaka"... aklınızı sikeyim sizin ben ya, hakikaten olmayan aklınızı sikeyim! koskoca eğitim-sen yıllarca anadilde eğitimi savundu. birçok parti ve fraksiyon; onbinlerce aydın ve daha nicesi yıllarca anadilde eğitimin bu ülkeye neler kazandıracağını tartıştı, uğruna mücadeleler verdi. biraz araştır be kardeşim, birazcık. anadili türkçe olmamasına rağmen, türkçe eğitim verilerek var olan potansiyelini kullanamayıp da eğitim-öğretim hayatı sikilen nice insan var bu memlekette. çocuk doğuyor otuz kişilik ailede, çevresinde türkçe konuşan mı var? yedi yaşına gelince okula alıyorsun, türkçe eğitim vermeye çalışıyorsun. ulan bu çocuk türkçe mi biliyor amına koduğum? sen yedi yaşındayken almanca eğitim alsaydın, hiç bilmediğin bi' dil, ne kadar başarılı olabilirdin ya da ne kadar motive olabilirdin derslere? sırf anadilinde eğitim alamadığı için, yaşadığı coğrafyanın temel sorunu "eğitimsizlik" olarak nitelendiriliyor. sırf anadilinde eğitim alamadığı için ve mahalle baskısıyla türkçe öğrenmeye zorlandığı için bozuk bir türkçeyle iletişim kurmaya çalışıp faşist zihniyetin adamlarından "mına koduğumun kürdü" diye küfür yiyor. ne o hak ediyor bunları, ne de o'nun gibi olan milyonlarcası. yapmayın ya, biraz objektif olun da öyle yaklaşın böyle hassas konulara. ayıptır. günahtır.
  • akıllara zarar bir rektörü olan üniversite.

    (bkz: solcu akademisyenleri okuldan gönderen rektör)
    (bkz: durmuş boztuğ)
  • barınacak yer bulamadıkları için 200 öğrenci kaydını dondurmuş. nedenk? kiralar 1200- 1500 tl
hesabın var mı? giriş yap